Merhaba Sayın Hocalarım

Bu yaşadıklarımı kaleme almak bile benim için çok zor. Ben doktora yeterliliğini vermiş, yeterlilikten sonra tez çalışmaları için YÖK bursuyla 8 ay süreyle yurt dışında bulunmuş ve şu an için çalışmalarını bölümünde sürdüren bir araştırma görevlisiyim.

Doktora tezimin büyük bir kısmını tamamladım. Danışmanım yüksek lisansta da danışmanımdı. Doktora aşamasına gelindiğinde bölümden otomatik olarak aynı kişi atandı. Danışmanımla yüksek lisans sırasında bazı sürtüşmelerimiz oldu. Zira üslubu ve tavırları sürekli karşısındakini aşağılayıcı tavırlardaydı. Bir şeyi yapmayı geciktirdiğim de ya da yapmadığım da hafta sonu için her zamanki tepkisi ‘pazartesi masamda olacak’. Benim zaten hiç sosyal hayatım aile hayatım olamaz, ben sürekli çalışmak zorundayım.

Çünkü bizler doktoralı araştırma görevlileri her işi  her zaman yaparız değil mi? Zayıf bir bünyem olduğu için kışları hasta çok oluyorum. Yeri geldiğinde neden hasta olduğum bile sorgulandı farklı usluplarla. Yeri geldi annem rahatsızlandı sadece laf işitmeyeyim diye gidemedim. Sevdiğim bir hocamla çalışma yaptım bir daha kesinlikle başka biriyle çalışmamam konusunda telkit yedim. Bütün bunlara katlanmamın tek sebebi sorun olmasın olaylar büyümesin, bölümde huzursuzluk olmasın diyeydi. Çünkü yüksek lisansdayken 50D gibi ayrı bir sorunum vardı. Yüksek lisansı böyle tamamladım. Doktora ders aşaması, yeterlilik derken tez konum belirlendi.

Bir asistan arkadaşım ve çok sevdiğim prof bir hocamla uzun tartışmalardan sonra tez konusunu danışmanıma sundum. Kabul etti. Tez önerim yapıldı. Yaklaşık 6 ay literatür araştırmalarında bulundum. Bölümümüzün imkanları yeterli olmadığı için tezin önemli bir kısmını yurt dışında tamamlamam gerekiyordu. Bunun için yurtdışında bir enstitüyle görüştük ve kabul edildi. Tezin planlanması ana şablonu yapılacaklar zaten tez önerisinde veriliyor fakat hepimizin bildiği üzere doktora tezi o şablon üzerindeki gibi devam etmiyor karşımıza engeller zorluklar çıkabiliyor işin içine girdiğinizde.

Ben de yurtdışındayken bu sorunları yaşadım. Danışmanımın herhangi bir yönlendirmesi olmadan yurtdışındaki hocamla bütün sistemi çözdük. Öyle ki malzemelerimi bile yurtdışındaki hocam temin etti. Ve yurtdışından dönmeden tezimin planlanan kısmının fazlasını bitirdim. Geri kalan kısımlar bölüm ekipmanıyla yapabileceğim analizlerdi.

Bu süreç zarfında danışmanıma yaptığım her şey için sürekli rapor gönderdim. Tüm ön deneme ve çalışmalarımı mail attım. Kendisi bu süreçte bana şunu da şöyle yapalım bile demedi. Hatta yurtdışındayken bir sosyal sorumluluk projesine başvurmuştum. Kabul edilmiş takdir göreceğime bölümün sosyal koordinatörü benim nasıl benim haberim olmadan böyle bir şey yaparsın demek ki senin boş vaktin var başka şeyler yapıyorsun diye mailler aldım.

Çalışmalarımı tamamladıktan sonra yurtdışından döndüm. O azimle yapmam gereken analizlerin büyük bir kısmını tamamladım. Daha sonra bölüm işleri dersler proje derken teze daha az zaman ayırmaya başladım. Zira planlanan sürenin önüne geçmiştim. Bu süreç zarfında danışmanım benimle başka konularda çalışmak istedi ben istemedim reddettim. Bunlar için laflar işittim. Fazla bölüm işi yapmamam konusunda bana tavsiyelerde bulundu ki ben bölümün laboratuvar sorumlularından biriyim.

Zamanla hocamın bana karşı tavırları yüksek lisanstaki tavırlarına döndü. En son önemli bir işim için aniden izin almak zorunda kaldım. Gün içinde beni aradı dönemedim. Ardından hemen mesaj attı ‘izin almışsın haber vermedin makale yarın masamda olsun’. Ben orda çok önemli özel sorunumla uğraşıyorum hayatımla ilgili bir yandan bunu okuyorum. Ertesi gün bölüm görevlendirmesiyle fuara katıldım 3 gün süreyle. Bu süre zarfında bana haber vermeden gitmiş sorumsuz gibi sıfatlarla diğer hocalara benden memnun olmadığını verilen görevleri yapmadığımı yayınları yazmadığımdan bahsetmiş. (6 tane SCI yayınım var 5i danışmanımla, 1 tanesi de kabul aşamasında) Oda arkadaşımı çekmiş konuşmuş ‘ona söyle bu tavırlarını sürdürürse bende ona farklı bir şekilde tavır alıcam, doktorasını süründürürüm onun’ gibi sözler etmiş.

Zaten dayanacak gücü kalmamış olan ben geçerleri uyuyamama hiçbir şeye konsantre olamama gibi sorunları yeniden yaşamaya başladım. Fuar dönüşü mikrop kaptığım için rahatsızlandım, birkaç gün gidemedim sonrasında kendi de yurtdışından döndüğünde bana mail atarak ders hazırlığını yapıp yapmadığını raporların ne olduğunu sordu iki yan odadan, bende kendisine mail yoluyla hasta olduğumu bildirdim. Derhal odasına gelmemi yazmış ve odasına gittim. Sanırım orda bu zamana kadar yaşadığım birikmişlikten aldığım cesaretle ‘hocam madem benden bu kadar memnun değilsiniz danışman değişikliğine gidelim dedim kendisinin cevabı kesinlikle olmaz benim onca emeğim var’ oldu. Bende bu sefer çekinmeden ben dilekçe vericem hocam bilginiz olsun dedim. Çıktım odadan zaten gerisini hatırlamıyorum. Tansiyonum düştü. Titreyerek başka bir hocanın yanına oturdum.

Daha sonra bölüm başkanına durumu bildirdim ve dilekçemi verdim. Bu süre zarfında kendisi defalarca bölüm başkanının yanına girip beni kötülemiş olmadık zamanlardaki olmadık şeyleri söylemiş. Bölüm başkanımız eminsen doktoranı yakmayı göze alıyorsan akademik kurulu toplayacağını belirtti. Benimde dayanacak gücüm kalmadığım için eminim dedim. Fakat konumun arkadaşında duracağımı belirttim. Bu süre zarfında ÖGEDER’e yazdım, sizlere yazdım, sizlerin görüşlerine, bilgilerine başvurdum. Sağ olsun Vahdet Hocam’a danıştım.

Bugün itibariyle ilk akademik kurul toplandı. Kullandığı söz ‘böyle karakterdeki bir insanın danışmanlığını kim alır.’ Ben girmeden zaten 2 3 hocayla görüşmüştüm. Kendileri memnuniyetle danışmanlığımı yapabileceklerini söylediler. Fakat sizlere sorduğum üzere konu konusunda kendisinin çok emeği olduğunu hep yönlendirdiğini belirtip konuyu bırakmayacağını ısrar etmiş. Gerekirse etik kurula giderim dava açarım demiş.

Benim aklım hayalim almıyor koskoca profesör doktora tezinde bir kalemi yokken nasıl bu şekilde davranabilir. Nasıl benim yıllardır süren emeğimi bir kalemde silmeye çalışır. İnsanın nasıl içine siner. Ben günlerce akşamlara kadar çalışıp geceleri raporlarını yazmışım tezi oturtmuşum planlamışım. Bizim yapabileceğimiz hiçbir şey yok mudur böyle durumlar için? Ben şu anda bölümde Ar. Gör olmasam 1 ay çeker miydim bu eziyeti?

Ben belirli periyotlarla yaptığım isten soğuyorum, bilimden uzaklaşıyorum. İnanır mısınız sosyal sorumluluk projesi çıktığında bile ya ben çok mu kötü bir şey yapıyorum da bu kadar kötü davranışı hak ediyorum diye kendimi sorguladım. Akademi bu sorunlarla nereye gidecek hocalarım?

Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Daha fazla bilgi için Çerez Politikası